
- This event has passed.
Kutsal Hafta’da Çarşamba
Wednesday, 16 April, 2025
Litürjik renk: Mor
Mezmur: 69:16-22, (29-33)
Eski Antlaşma’dan: Yşa. 49:1-6
Yeni Antlaşma’dan: Rom 5:6-11
Müjde: Luka 23:13-31
Mez. 69:16-22, (29-33)
Yanıt ver bana, ya RAB,
Çünkü sevgin iyidir.
Yüzünü çevir bana büyük merhametinle!
Kulundan yüzünü gizleme,
Çünkü sıkıntıdayım, hemen yanıtla beni!
Yaklaş bana, kurtar canımı,
Al başımdan düşmanlarımı.
Bana nasıl hakaret edildiğini,
Utandığımı, rezil olduğumu biliyorsun;
Düşmanlarımın hepsi senin önünde.
Hakaret kalbimi kırdı, dertliyim,
Acılarımı paylaşacak birini bekledim, çıkmadı,
Avutacak birini aradım, bulamadım.
Yiyeceğime zehir kattılar,
Sirke içirdiler susadığımda.
Önlerindeki sofra tuzak olsun onlara,
Yandaşları için kapan olsun!
(Bense ezilmiş ve kederliyim,
Senin kurtarışın, ey Tanrı, bana bir kale olsun!
Tanrı’nın adını ezgilerle öveceğim,
Şükranlarımla O’nu yücelteceğim.
RAB’bi bir öküzden,
Boynuzlu, tırnaklı bir boğadan
Daha çok hoşnut eder bu.
Mazlumlar bunu görünce sevinsin,
Ey Tanrı’ya yönelen sizler, yüreğiniz canlansın.
Çünkü RAB yoksulları işitir,
Kendi tutsak halkını hor görmez.)
========
Yşa. 49:1-6
Ey kıyı halkları, işitin beni,
Uzaktaki halklar, iyi dinleyin.
RAB beni ana rahmindeyken çağırdı,
Annemin karnındayken adımı koydu.
Ağzımı keskin kılıç yaptı,
Elinin gölgesinde gizledi beni.
Beni keskin bir ok yaptı,
Kendi ok kılıfına sakladı.
Bana, ‹‹Kulumsun, ey İsrail,
Görkemimi senin aracılığınla göstereceğim›› dedi.
Ama ben, ‹‹Boşuna emek verdim›› dedim,
‹‹Gücümü boş yere, bir hiç için tükettim.
RAB yine de hakkımı savunur,
Tanrım yaptıklarımın karşılığını verir.››
Kulu olmam için,
Yakup soyunu kendisine geri getirmem,
İsrail’i önünde toplamam için
Rahimde beni biçimlendiren RAB şimdi şöyle diyor:
-O’nun gözünde onurluyum,
Tanrım bana güç kaynağı oldu.-
‹‹Yakupun oymaklarını canlandırmak,
Sağ kalan İsrailliler’i geri getirmek için
Kulum olman yeterli değil.
Seni uluslara ışık yapacağım.
Öyle ki, kurtarışım yeryüzünün dört bucağına ulaşsın.››
========
Rom. 5:6-11
Evet, biz daha çaresizken Mesih belirlenen zamanda tanrısızlar için öldü. Bir kimse doğru insan için güç ölür, ama iyi insan için belki biri ölmeyi göze alabilir. Tanrı ise bizi sevdiğini şununla kanıtlıyor: Biz daha günahkârken, Mesih bizim için öldü. Böylece şimdi O’nun kanıyla aklandığımıza göre, O’nun aracılığıyla Tanrı’nın gazabından kurtulacağımız çok daha kesindir. Çünkü biz Tanrı’nın düşmanlarıyken Oğlu’nun ölümü sayesinde O’nunla barıştıksa, barışmış olarak Oğlu’nun yaşamıyla kurtulacağımız çok daha kesindir. Yalnız bu kadar da değil, bizi şimdi Tanrı’yla barıştırmış olan Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla, Tanrı’nın kendisiyle de övünüyoruz.
========
Luk. 23:13-31
Pilatus, başkâhinleri, yöneticileri ve halkı toplayarak onlara, ‹‹Siz bu adamı bana, halkı saptırıyor diye getirdiniz›› dedi. ‹‹Oysa ben bu adamı sizin önünüzde sorguya çektim ve kendisinde öne sürdüğünüz suçlardan hiçbirini bulmadım. Hirodes de bulmamış olmalı ki, O’nu bize geri gönderdi. Görüyorsunuz, ölüm cezasını gerektiren hiçbir şey yapmadı. Bu nedenle ben O’nu dövdürüp salıvereceğim.››
Ama onlar hep bir ağızdan, ‹‹Yok et bu adamı, bize Barabba’yı salıver!›› diye bağırdılar. Barabba, kentte çıkan bir ayaklanmaya katılmaktan ve adam öldürmekten hapse atılmıştı.
İsa’yı salıvermek isteyen Pilatus onlara yeniden seslendi. Onlar ise, ‹‹O’nu çarmıha ger, çarmıha ger!›› diye bağrışıp durdular. Pilatus üçüncü kez, ‹‹Bu adam ne kötülük yaptı ki?›› dedi. ‹‹Ölüm cezasını gerektirecek hiçbir suç bulmadım O’nda. Bu nedenle O’nu dövdürüp salıvereceğim.››
Ne var ki onlar, yüksek sesle bağrışarak İsa’nın çarmıha gerilmesi için direttiler. Sonunda bağırışları baskın çıktı ve Pilatus, onların isteğinin yerine getirilmesine karar verdi. İstedikleri kişiyi, ayaklanmaya katılmak ve adam öldürmekten hapse atılan kişiyi salıverdi. İsa’yı ise onların isteğine bıraktı.
Askerler İsa’yı götürürken, kırdan gelmekte olan Simun adında Kireneli bir adamı yakaladılar, çarmıhı sırtına yükleyip İsa’nın arkasından yürüttüler. Büyük bir halk topluluğu da İsa’nın ardından gidiyordu. Aralarında İsa için dövünüp ağıt yakan kadınlar vardı. İsa bu kadınlara dönerek, ‹‹Ey Yeruşalim kızları, benim için ağlamayın›› dedi. ‹‹Kendiniz ve çocuklarınız için ağlayın. Çünkü öyle günler gelecek ki, ‹Kısır kadınlara, hiç doğurmamış rahimlere, emzirmemiş memelere ne mutlu!› diyecekler. O zaman dağlara, ‹Üzerimize düşün!› ve tepelere, ‹Bizi örtün!› diyecekler. Çünkü yaş ağaca böyle yaparlarsa, kuruya neler olacaktır?››