
- This event has passed.
Kutsal Hafta’da Salı
Tuesday, 15 April, 2025
Litürjik renk: Mor
Mezmur: 69:1-4 (6-9)
Eski Antlaşma’dan: Yşa. 52:13-15
Yeni Antlaşma’dan: 1Ko 1:18-19
Müjde: Luka 22:63 – 23:12
Mez. 69:1-4 (6-9)
Kurtar beni, ey Tanrı,
Sular boyuma ulaştı.
Dipsiz batağa gömülüyorum,
Basacak yer yok.
Derin sulara battım,
Sellere kapıldım.
Tükendim feryat etmekten,
Boğazım kurudu;
Gözlerimin feri sönüyor
Tanrım’ı beklemekten.
Yok yere benden nefret edenler
Saçlarımdan daha çok.
Kalabalıktır canıma kasteden haksız düşmanlarım.
Çalmadığım malı nasıl geri verebilirim?
(Ya Rab, Her Şeye Egemen RAB,
Utanmasın sana umut bağlayanlar benim yüzümden!
Ey İsrail’in Tanrısı,
Benim yüzümden sana yönelenler rezil olmasın!
Senin uğruna hakarete katlandım,
Utanç kapladı yüzümü.
Kardeşlerime yabancı,
Annemin öz oğullarına uzak kaldım.
Çünkü evin için gösterdiğim gayret beni yiyip bitirdi,
Sana edilen hakaretlere ben uğradım.)
=======
Yşa. 52:13-15
Bakın, kulum başarılı olacak;
Üstün olacak, el üstünde tutulup alabildiğine yüceltilecek.
Birçokları onun karşısında dehşete düşüyor;
Biçimi, görünüşü öyle bozuldu ki,
İnsana benzer yanı kalmadı;
Pek çok ulus ona şaşacak,
Onun önünde kralların ağızları kapanacak.
Çünkü kendilerine anlatılmamış olanı görecek,
Duymadıklarını anlayacaklar.
========
1Ko. 1:18-19
Çarmıhla ilgili bildiri mahva gidenler için saçmalık, biz kurtulmakta olanlar içinse Tanrı gücüdür. Nitekim şöyle yazılmıştır:
‹‹Bilgelerin bilgeliğini yok edeceğim,
Akıllıların aklını boşa çıkaracağım.››
========
Luk. 22:63-23:12
İsa’yı göz altında tutan adamlar O’nunla alay ediyor, O’nu dövüyorlardı. Gözlerini bağlayıp, ‹‹Peygamberliğini göster bakalım, sana vuran kim?›› diye soruyorlardı. Kendisine daha bir sürü küfür yağdırdılar.
Gün doğunca halkın ileri gelenleri, başkâhinler ve din bilginleri toplandılar. İsa, bunlardan oluşan Yüksek Kurul’un önüne çıkarıldı. O’na, ‹‹Sen Mesih isen, söyle bize›› dediler.
İsa onlara şöyle dedi: ‹‹Size söylesem, inanmazsınız. Size soru sorsam, yanıt vermezsiniz. Ne var ki, bundan böyle İnsanoğlu, kudretli Tanrı’nın sağında oturacaktır.››
Onların hepsi, ‹‹Yani, sen Tanrı’nın Oğlu musun?›› diye sordular.
O da onlara, ‹‹Söylediğiniz gibi, ben O’yum›› dedi.
‹‹Artık tanıklığa ne ihtiyacımız var?›› dediler. ‹‹İşte kendi ağzından duyduk!››
Sonra bütün kurul üyeleri kalkıp İsa’yı Pilatus’a götürdüler. O’nu şöyle suçlamaya başladılar: ‹‹Bu adamın ulusumuzu yoldan saptırdığını gördük. Sezar’a vergi ödenmesine engel oluyor, kendisinin de Mesih, yani bir kral olduğunu söylüyor.››
Pilatus İsa’ya, ‹‹Sen Yahudiler’in Kralı mısın?›› diye sordu.
İsa, ‹‹Söylediğin gibidir›› yanıtını verdi.
Pilatus, başkâhinlerle halka, ‹‹Bu adamda hiçbir suç görmüyorum›› dedi.
Ama onlar üstelediler: ‹‹Yahudiye’nin her tarafında öğretisini yayarak halkı kışkırtıyor; Celile’den başlayıp ta buraya kadar geldi›› dediler.
Pilatus bunu duyunca, ‹‹Bu adam Celileli mi?›› diye sordu. İsa’nın, Hirodes’in yönetimindeki bölgeden geldiğini öğrenince, kendisini o sırada Yeruşalim’de bulunan Hirodes’e gönderdi.
Hirodes İsa’yı görünce çok sevindi. O’na ilişkin haberleri duyduğu için çoktandır O’nu görmek istiyor, gerçekleştireceği bir belirtiye tanık olmayı umuyordu. O’na birçok soru sordu, ama O hiç karşılık vermedi. Orada duran başkâhinlerle din bilginleri, İsa’yı ağır bir dille suçladılar. Hirodes de askerleriyle birlikte O’nu aşağılayıp alay etti. O’na gösterişli bir kaftan giydirip Pilatus’a geri gönderdi. Bu olaydan önce birbirine düşman olan Hirodes’le Pilatus, o gün dost oldular.